Best of Rumeli Ödülleri

  • Anasayfa
  • Katılımcılar
  • Geçmiş Yıllar
  • Hakkımızda
  • Basında Biz
  • İletişim
Hemen oy ver

Mesut Süre

Pazar, 12 Ocak 2020 by admin
Mesut Süre

Mesut Süre 23 Mart 1981 tarihinde Bursa’da doğmuştur. Türk radyo programcısı, stand-up sanatçısıdır. İlk, ortaokul ve lise öğrenimini Bursa’da tamamlamıştır. Profesyonel 2. Lig basketbol takımlarında basketbol oynayan Mesut Süre, Anadolu Üniversitesi, İşletme İngilizce bölümünü kazandıktan sonra, önce okul radyosunda çalışmış daha sonra Eskişehir’de çeşitli mekanlarda kendi yazdığı metinlerle gösteriler yapmıştır. Radyo’D ‘de Hakan Gündüz ile çalışan Süre ,daha sonra Karma Türk Fm’de Onur Yar ile çalışma fırsatı bulmuştur.

Ekim 2007’de Rock Fm’de “Sabah Problemi” programını sunmuştur. Bu programdan birkaç ay sonra haftaiçi her sabah, 07:00 – 10:00 saatleri arasında yayınlanan “Rabarba” programını hazırlayan ve sunan Mesut Süre, İstanbul’da çeşitli mekanlarda stand-up gösterileri yapmaktadır. Süre, aynı zaman da Cuma akşamları 21:45’de, Bloomberg HT’de yayınlanan “Stand Up Comedy” programında yer almıştır. Mesut Süre, İlker Gümüşoluk ve Mustafa Kemal Ayça ile “Piyasadan Büyük Alacağımız Var” kitabını 24 Kasım 2012 tarihinde Destek Yayınevinden yayınlanmıştır.

ÖDÜLLERİ

Aydın Üniversitesi İletişim 6. Geleneksel İletişim Ödülleri – En iyi radyo programı (2011)

Vefa Lisesi 6. Kemal Sunal Kültür ve Sanat Ödülleri – En iyi radyo programcısı (2011)

Çemberlitaş Anadolu Lisesi – En iyi radyo programcısı (2012)

22. İTU EMOS Basari Ödülü (2015)

FİLMOGRAFİ

2015- Piyasadan Büyük Alacağımız Var

2015- Yapışık Kardeşler

2015- Bizans Oyunları

Best of RumeliBest of Rumeli 2019En İyi RadyocuMesut Süre
Read more
  • Published in En İyi Radyo Programcısı
No Comments

Okan Bayülgen

Pazar, 12 Ocak 2020 by admin
Okan Bayülgen

Kaan Okan Bayülgen, ya da bilinen adıyla Okan Bayülgen (d. 23 Mart 1964, Cihangir, İstanbul), Türk gösteri adamı, oyuncu, tiyatro ve klip yönetmeni, yapımcı, seslendirme sanatçısı ve fotoğrafçıdır.

Bayülgen, hukuk ve gazetecilik eğitimi almış bir baba olan Ümit Bayülgen ile ressam olan bir annenin oğlu olarak 23 Mart 1964’te Cihangir, İstanbul’da doğdu. 1970’te anne ve babası boşanmış olan Bayülgen’in annesi İsmet Görgün ile evlenmişti.

Daha sonra İsmet Görgün onu nüfusuna geçirmek isteyince soyadı farkında olmadan Görgün olarak değişmiştir; ama kendi isteğiyle mahkemeye başvurmuş ve babası olan Ümit Bayülgen’in soyadını tekrar almıştır. Ayrıca Ümit Bayülgen de ikinci defa evlenmiştir ve Okan Bayülgen’in babasının ikinci evliliğinden, Ozan Bayülgen ve Okşan Bayülgen adlı iki kardeşi vardır.

Eğitimi
Bayülgen, eğitimine Göztepe, İstanbul’daki Taş Mektep isimli yatılı okulda başladı. Altı yaşındayken yatılı okula verildi. Şişli 19 Mayıs İlkokulu’ndan mezun olup Galatasaray Lisesi’nde öğrenimine devam etti.

Okuldaki öğrenci kulüplerinden müzik, edebiyat, folklor gibi kollarla ilgilendi. Okula gitmeme durumu, sorun olmaya başladığında annesi Ayla Görgün; onu Bodrum’a, yanına çağırdı ve Galatasaray Lisesi’ndeki altı yılından sonra Bodrum Lisesi’e kaydoldu.

Fakat oradan Şişli Lisesi’ne geçen Bayülgen 1984’te buradan mezun olarak lise öğrenimini tamamladı.

Fotoğraf eğitimi almak için Fransa’ya giden Bayülgen, Tours Üniversitesi Hukuk ve Ekonomik Bilimler Fakültesi’nde hukuk okumaya başladı. Ardından fikir değiştirerek aynı üniversitenin ekonomi bölümüne geçti.

Bir yıl okuduktan sonra ekonomi eğitimini de yarıda bırakarak Türkiye’ye döndü ve Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü sınavlarında başarı göstererek buradaki eğitimine başladı. 1989’da mezun olarak aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yüksek lisans yaptı.

elevizyon hayatına Satel TV’de klipler sunarak başlayan Bayülgen, atv ekranlarında gece yarısında yayına başlayan Gece Kuşu adlı farklı programı ile adını duyurdu. Gece Kuşu’nun ardından late night show tarzını 100 gece boyunca Televizyon Çocuğu ile devam ettirdi.

Gecenin bir saatinde sessiz sedasız yayına başladığında amaçladığı şey, izleyici ve sunucu arasındaki yapmacık samimiyetle örülü ilişkiyi yok etmekti. Agresif tavırları ve ilk “uçurmaları” başlarda kamuoyunun sesini kısma yönünde hayli totaliter bir tavır olarak görülse de, asıl eylem bu düzeni kuranlara karşıydı.

Program ekibi olarak atv ile yollarını ayırdıktan sonra iki yıla yakın ekranlardan uzak kalan Bayülgen bu ara içerisinde 1997 yılında bacağından vuruldu; saldırganı Murat Çakmak, Bayülgen`in oynadığı İstanbul Kanatlarımın Altında filiminde Osmanlı`ya hakaret ettiğini düşündüğünden dolayı bacağından vurduğunu söylemiştir.

Ayrıca, bu ara içerisinde ATV`de sadece 13 bölüm süren Utanmaz Adam dizisinde rol almıştır. Bu aradan sonra Kanal D’de sunduğu Zaga ile geri döndü. Sürekli değişen ekipler, skeçler, jenerikler, dekor, orkestra ve farklı program anlayışı, canlı telefon bağlantıları, içinde barındırdığı beklenmedik tuhaflıkları ve Medya Arkası ile kısa bir dönemin haricinde Cumartesi geceleri yayınlanan Zaga, Türk televizyon hayatındaki uzun soluklu ve yeni bir anlayışın ürünü özgün bir program olarak kendine kemik bir izleyici kitlesi oluşturmuştur.

Televizyon açısından uzun kabul edilebilecek yıllar, çeşitli eğitim ve yardım kampanyaları için ulusal haber kanalı NTV’de özel yayınlar yapan Okan Bayülgen, yine bu kanalda takip eden yıllar boyunca yılbaşı gecesi özel canlı yayınlarını sundu. En son 2008’e yılbaşı girişinde, Müjde Ar ile birlikte bir program yaptı.

2004’te izleyicilerin de stüdyo konuğu olarak katılabildiği Herkes Bunu Konuşuyor ile perşembe geceleri ekrana çıktı. Akademi, bilim, müzik, popüler kültür, medya dünyasından ve çeşitli sanat dallarından çok yönlü konuklarla beraber, seçilen bir konunun bir masa etrafında konuşulması üzerine kurulu bu programları, diğerlerinden farklı olarak komedi ağırlıklı eğlence programı formatında değildi.

Aynı şekilde 2006 yılında CNN Türk’te Saba Tümer ile birlikte Haber Makinası adında gündemdeki haberlerin ekrana getirilip bu haberler veya olaylar hakkında konukların ağırlandığı bir program ile; 2007 yılında NTV’de Bu Sizi İlgilendiriyor adlı siyasi ağırlıklı başarılı bir program yapmıştır.

2008’de de haftanın 4 günü canlı olarak yayınlanan, konuklarla halkın gündemi ve normal gündemin birlikte konuşulup, izleyicilerin de e-posta ve telefon yoluyla fikir ve sorularını belirtebildiği Okan Bayülgen Sade Vatandaş programına başladı.

2005 yayın döneminde Televizyon Makinası ile izleyiciyle buluştuğunda, her zaman kendisi kadar ekibini de ön plana çıkaran Bayülgen bu sefer Hakkı Devrim ile beraberdi. Bir masa etrafındaki konuk yağmuru, eğlence dünyasından edebiyat ve sanat dünyasına, bir dizi alandaki bilimum konuk, konu ve daha ciddi bir format ile ekrana çıkmıştır.

Daha sonra Makina olarak adını kısalttığı programda, piyesler ve estetik unsurlar daha ön plana geçmiş ve yayının süresini giderek daha uzun tutmayı tercih etmiştir.

Eleştiriler
13 Kasım 2016’da, sunuculuğunu Pelin Akil ile Okan Bayülgen’in üstlendiği Altın Kelebek Ödül töreninde halk oylaması ile “En İyi Dizi” kategorisinde ödül kazanan Diriliş: Ertuğrul dizisinin yapımcısı ve senaristi Mehmet Bozdağ ödülü aldıktan sonra teşekkür konuşması yapmadan kulise gönderildi.

Duruma tepki gösteren dizi oyuncularından Cavit Çetin Güner ödülü ayaklarının önüne koyarken çektiği bir fotoğrafı ınstagram hesabından paylaştı. Yaşanan kriz üzerine Bayülgen diziyi seyretmediğini fakat bundan sonra seyredeceğini alaylı bir biçimde ifade ederek özür diledi.

Bunun üzerine Mehmet Bozdağ sosyal medya’da yayınlandığı bir açıklama ile ödülü iade ettiklerini açıkladı.16 Kasım 2016’da Cengiz Semercioğlu’na yaptığı açıklamada “Bu benim esprili tutumum, konuşma tarzım. Bundan dolayı da kimse alınmaz. Ben dizinin adını ön plana çıkarmak için tekrar tekrar söyledim. Kimseyi kırmayı istemedim. Kırdıklarım varsa özür dilerim” ifadelerini kullandı.

Özel hayatı
Çok genç yaşta evlenen Bayülgen, kısa süren bu ilişkisinden sonra iki kez daha nikah masasına oturdu. Birinci evliliğini Çocuklar Duymasın adlı televizyon dizisinde de oynamış olan Zeyno Günenç ile yaptı, fakat sonra ayrılmaya karar verdi.

2008 yılının son gününde evlenmiş olduğu Şirin Ediger’den doğma İstanbul adında bir kızı vardır. 2014 yılında Şirin Ediger`den boşanmıştır.

Rol aldığı tiyatro oyunları
Kiralık Oyun : Ferhan Şensoy – Orta Oyuncular – 2006
Atlarıda Vururlar : Horace McCoy – İstanbul Gösteri Merkezi – 1997
Küçük Motzart : Jakop Lorey – İstanbul Devlet Tiyatrosu – 1991
Hapşırık : Anton Çehov\Michael Frayn – İstanbul Devlet Tiyatrosu – 1990
Masal Bahçesi : Ali Taygun – İstanbul Devlet Tiyatrosu – 1990
Kamuoyu : Aurel Baranga – Trabzon Devlet

Best of RumeliBest of Rumeli 2019En İyi RadyocuOkan Bayülgen
Read more
  • Published in En İyi Radyo Programcısı
No Comments

Banu Karakuş

Pazar, 12 Ocak 2020 by admin
Banu Karakuş

6 Mayıs 1974’de Üsküdar-İstanbul’da doğmuştur.

İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda önce bale, sonra tiyatro bölümünde eğitim görmüştür.Hukuk öğrenimi de gören Radyo ve TV Programcısı, 1996 yılı itibariyle çok sayıda özel kanalda kendi programlarını (kültür-sanat-müzik-eğlence) hazırlayıp sunmuştur.1999 yılı itibariyle 3 ayrı tematik kanalın kuruluşunda yeralmış ve o kanalların program müdürlüğünü üstlenmiştir.Ülkenin ilk çevre gazetesinin kurucularından ve köşe yazarlarındandır. Ayrıca yüksek tirajlı üç ayrı kültür-sanat dergisinin de genel yayın yönetmenliği ve baş yazarlığını yapmıştır.2005 yılı itibariyle resmi statüdeki pek çok sanat akademisi ve atölyesinde çeşitli alanlarda eğitim vermiştir.Genç TV, TGRT Haber, Star, Kral Pop TV ve TRT Kurumunda pek çok konser , sosyal sorumluluk projesi ve kültür-sanat programları sunmuştur.Oyunculuk adına ise pek çok kısa ile uzun metrajlı sinema filminde ve TRT1’de uzun yıllar yayınlanmış olan “Zoraki Başkan” adlı dizide rol almıştır.2011-2013 yılları arasında pek çok lider Markaya “1. Derece Medya ve İletişim Danışmanı” olarak hizmet vermiştir. Bir özel üniversitede Kurumsal İletişim Müdürlüğü  yapmış ve Radyo ve TV Yayıncılığı Bölümünde, Öğretim Görevlisi olarak “Etkili İletişim ve Güzel Konuşma” dersleri vermiştir.Özel bir Sinema Okulunun Kurucu Müdürlüğü yanı sıra aynı okulda : diksiyon, yaratıcı drama ve kamera önü oyunculuk dersleri vermiştir.

2007 yılından beri TRT İstanbul Radyosu’nda (TRT FM’de) “Bir Pazar Hatırası” ‘‘Bir Cumartesi Hatırası’’ ve ‘‘Bir Akşam Hatırası’ adlı müzik-eğlence programları ile TRT Radyo Haber ‘de hafta sonları yayınlanmış olan “Anlatırsak Haber Olur” programlarını hazırlayıp sunmuştur. Halen, Pazar akşamları 20.00-22.00 saatleri arasında TRTFM’de yayınlanan  ‘Bir Pazar Hatırası’ adlı programı hazırlayıp sunmaktadır.

 

Banu KarakuşBest of RumeliBest of Rumeli 2019En İyi Radyocu
Read more
  • Published in En İyi Radyo Programcısı
No Comments

Ayhan Hopsa

Pazar, 12 Ocak 2020 by admin
Ayhan Hopsa

Hepimiz balkanlardan gelen soğuk havayı biliriz …  Ancak şimdiye kadar bilemediğimiz sıcak ve hoş bir havası da varmış bu balkanların. Rumeli – Balkan müziği sevenlerin takdirini ve beğenisini kazanmış radyo program yapımcısı ve sunucusu HOPSA AYHAN’LA sınırların ötesine ulaşıyoruz..Çarşamba ve Cumartesi akşamlarının radyo alışkanlığı olan bu programın her saati ayrı bir heyecan, ayrı bir  coşku…

Pasaportsuz Balkanlara götüren program; HOPSA AYHAN BALKAN SHOW

Ayhan HopsaBest of RumeliBest of Rumeli 2019En İyi Radyocu
Read more
  • Published in En İyi Radyo Programcısı
No Comments

Polat Labar

Pazar, 12 Ocak 2020 by admin
Polat Labar

Radyoculuk bazılarının çocukluk hayaliyken, bazı isimler ise hiç hesapta yokken mikrofon başında kendilerini buluyor. Onlardan biri de Polat Labar… Radyoculukla ya da medya ile hiç ilgisi yokken, ilaç sektöründe tıbbi mümessillik yaparken, asıl yapmak istediği şeyin ne olduğunu bir anda fark ediyor ve kendini evde radyoculuk denemeleri yaparken buluyor. Birkaç ay süren radyoculuk oyunu sırasında hazırladığı demoyu Şahin Özer’e götürmesiyle durum farklı bir hal alıyor. “Örümcek Show” isimli ilk programıyla yayın hayatına başlıyor. Bu başlangıç birçok radyodan ses vermesini sağlıyor. O da yetmiyor. Kendini televizyon dünyasında buluyor. Polat Labar, şimdilerde Nar Group’un popüler müzik radyosu 99.0 Karmatürk’te hafta içi her sabah 07.00-10.00 saatleri arasında yayın hayatına devam ediyor. Radyodaki atmosferi ise şöyle anlatıyor:
Tek başınıza mikrofonu açıp binlerce kişinin trafikteki sıkıntısını hafiflettiğini bilmek dünyanın en keyifli hislerinden biri… Ne şanslıyım ki, hem sabah sabah çok eğleniyorum, hem de yetmezmiş gibi para kazanıyorum.” Sabahları dinleyiciyi yeni güne hazırlayan Labar, programda dikkat çeken “Haykırma Köşesi”yle de dinleyicilerin yaşadıkları sorunları mikrofondan paylaşmalarını sağlıyor.

* Radyo dünyasıyla nasıl tanıştınız?
Radyoculukla ya da medya ile hiç alakam yokken, ilaç sektöründe tıbbi mümessillik yaparken, asıl yapmak istediğim şeyin ne olduğunu fark ettim ve bir anda kendimi evde radyoculuk denemeleri yaparken buldum. Birkaç ay süren evdeki radyoculuk oyunu bir gün hazırlığım demoyu Şahin Özer’e götürmemle değişti ve 2003 yılının mart ayında “Örümcek Show” isimli ilk programımla yayın hayatıma başladım.

* Daha önce hangi radyodaydınız?
İlk yayınımı Radyo Bravo’da yaptım. Daha sonra aynı programla Alem FM’e geçtim. Sabah programı olarak Radyo İlaç’ta 2,5 yıl yayın yaptım.
Halen 91.0 Radyo Alaturka, 94.5 Rock FM, 104.8 Radyo Ahenk ve Karma Love’ı da bünyesinde bulunduran Nar Group’un popüler müzik radyosu 99.0 Karmatürk’te hafta içi her sabah 07:00-10:00 saatleri arasında yayın hayatıma devam ediyorum.

* Radyodaki o tek başınalığı ve atmosferi nasıl tanımlarsınız?
Genelde dinleyicinin de kabul edemediği ve inanmadığı bir yalnızlık o… Zira program arkasında kalabalık ekipler olduğunu düşünen çok kişi var. Aslında ben bunu bir parça delilik olarak görüyorum.
Bizde, kendi kendine konuşana deli derler ya hani gerçekten de tek başına 10 metrekare bir odaya girip bağır çağır yayın yapmak neresinden bakarsanız bakın bir parça delilik bence. Tabii işin şakası bir yana tek başınıza mikrofonu açıp binlerce kişinin trafikteki sıkıntısını hafiflettiğini bilmek dünyanın en keyifli hislerinden biri. Sabahları Rock FM’de yayın yapan Mesut Süre ve Radyo Alaturka’dan Serda Saraçoğlu ile birlikte bu keyfi aynı saatlerde yaşıyoruz.

* Radyoda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
Radyo aslında benim içinde yeni güne başlama terapisi gibi bir şey. Kendimi ait hissettiğim bir yer radyo stüdyosu… Bazen kendi kendime de düşünürüm “ Ne şanslıyım hem sabah sabah çok eğleniyorum hem de yetmezmiş gibi para kazanıyorum “ diye.

* KarmaTürk’teki programınızın içeriğinden bahseder misiniz?
Aslında programımın kapanış sloganı programın özeti gibi; “Hayatın tüm olumsuzluklarına rağmen, inadına ve hatta gıcıklığına bu hayata gülümse Türkiye’m.” Hayata gülen tarafından bakan bir program içeriğim var. Tarihte bu gün köşesiyle başlıyoruz her yeni güne ama orada bile gülmekten güldürmekten geri kalmıyoruz. Gazetelere yansıyan ilginç haberler ve yorumları çoğunlukla kahkaha tufanına dönüşüyor benim için de… Ve tabi ki “Haykırma Köşesi” programın en can alıcı bölümlerinden biri.

* Özellikle “Haykırma Köşesi” dikkat çekiyor, aklınızda kalan en ilginç haykırmaya örnek verebilir misiniz?
“Haykırma Köşesi” köşe olmaktan çıktı artık başlı başına bir program haline geldi. 5 dakikalık bir köşeyken bu gün vatandaşın kendi medyasını oluşturduğu, istediği konuda özgürce haykırabildiği 1 saatlik, sponsoru bile ayrı olan bir program, üstelik dinleyicilerimizin yaptığı bir program, ben sadece telefonları bağlayıp gelen haykırma mesajlarını okuyorum. Hatta her gün kendimi Maliye Bakanlığı’na ihbar ediyorum “ Türkiye’de en fazla sigortasız personel çalıştıran kurum haykırma köşesi” diye, zira dinleyicilerimiz adeta mesai yapar gibi bağlılar bu köşeye.
Elbette çok ilginç örnekler oldu, beni çok güldüren ve 3 yaşındaki kızına haykıran bir dinleyicimiz vardı; “Kızım lütfen artık tuvaletini söylemeyi öğren, bez parası vermekten helak oldum” demişti. Yine bir vatandaş memlekette bir türlü istediği kalitede yetişmeyen patateslerine haykırmıştı. Babalarına “Her sabah bizi işe gönderiyor kendisi öğlen geliyor” diye haykıran çocuklardan iki gün sonra babaları yayını arayıp bana “Polat bey, sizin programa haykırmış çocuklar, eş dost kim varsa aradı neden çocukları üzüyorsun diye mecbur ben de gidiyorum işe artık” diye haykırmıştı. Bu arada şunu da belirtmeliyim ki; sadece gülüp eğlendiğimiz değil, aynı zamanda ciddi sorunlarında dile getirildiği ve hatta yayın sonrası girişimlerle çözümlediğimiz pek çok olayda yansıyor haykırma köşesine.

* Televizyon programları da yaptınız. Radyo mu televizyon mu? Hangisinin büyüsü daha cazip?
Elbette radyonun büyüsü televizyonla kıyaslanmaz. Radyoda dinleyici ile kurulan samimi kontakt, televizyon programlarında imkânsıza yakın. Radyo gerçek gelir, samimi gelir bana, televizyon programları biraz daha yapaydır, öyle olmak zorundadır.

“10 yıldır yayıncılık yapıyorum ve çok olay var tabiî ki ama sanırım efsane olarak nitelendirebileceğim olay bir telefon bağlantısıydı. Bir anne ve 1 yaşındaki çocuğu ile telefon bağlantısı yaptık. Kadın merhaba faslından sonra bir anda ortadan kayboldu ama bebeğin sesi geliyor. Telefonun hopörlörü de açık bebek de beni dinliyor. Anne bir anda yok olunca bayıldı ya da başına bir iş geldi diye endişelendim ve bir taraftan tanıdıkları varsa eve gidip baksınlar diye anons yaparken bir taraftan da bebeğin başına bir şey gelmesin diye onu telefonun başında tutmaya çalıştım. Agucuklar, gugucuklar, amanda hanimişler falan derken 7 dakika sonra nefes nefese anne geldi. “Neredesiniz hanımefendi çatladık burada” dediğimde cevap müthişti “Polat bey ben bakkala kadar gittim ekmek lazımdı, çocuk da sizi dinlemeyi seviyor diye size bıraktım.”

 

kaynak : http://www.milliyet.com.tr/cadde/yeliz-aras-celikel/hem-egleniyorum-hem-para-kazaniyorum-1680506

Best of RumeliBest of Rumeli 2019En İyi RadyocuPolat Labar
Read more
  • Published in En İyi Radyo Programcısı
No Comments

Oylama Kategorileri

  •  En İyi Erkek Oyuncu
  • En İyi Akademisyen
  • En İyi Aranjör
  • En İyi Çıkış Yapan Rumeli Ses Sanatçısı
  • En İyi Duayen Sanatçı
  • En İyi Erkek Ses Sanatçısı
  • En İyi Film
  • En İyi Gazeteci
  • En İyi Kadın Oyuncu
  • En İyi Kadın Ses Sanatçısı
  • En İyi Modacı
  • En İyi Radyo Programcısı
  • En İyi Rumeli Albümü
  • En İyi Rumeli Müziği Yapan Sanatçı
  • En İyi Senarist
  • En İyi Sosyal Medya Fenomeni
  • En İyi Sporcu
  • En İyi TV Programcısı
  • En İyi Yazar
  • Rumeli Kültür Elçisi

Best-of-rumeli-loading-logo

Twitter

Tweets by BestOfRumeli18

© 2020. Tüm hakları saklıdır. nnvt.us

TOP